script src='http://ajax.googleapis.com/ajax/libs/jquery/1.2.6/jquery.js' type='text/javascript'/>

34 - Ali Riza El-Bezzaz (k.s.)



Meşâyıhı-ı kirâmın ve silsile-i âliyyenin otuz dördüncüsüdür. Do¬ğum tarihi bilinmemektedir. Doğum yeri El-uhyu olan Ali Rıza el-Bezzâz Hazretleri, H. 1330 yılında Bandırma’da vefât etmiştir.  

  

Ali Rıza Efendi(k.s.), bezzâz(manifaturacı) ismiyle şöhret bulmuştur. Kendisi çok zengindi. İstanbul'a gidip gelen ticâret gemileri ve manifaturacı dükkânları vardı. Manifaturacılık yaparken, kumaşı met¬reyi iki taraftan tutarak ölçerdi. Ölmeden önce zenbil sırtında bütün malını mülkünü dağıtan Ali Rızâ Efendi(k.s.), Şeyhi Halîl Nurullah Efendi¬’nin 1893'te vefât etmesiyle meşihat makamında irşâd(insanlara doğru yolu gösterme) faaliyetine devâm etmiştir.  

  

Ali Rıza Efendi(k.s.)’nin yirmi sene müezzinliğini yapmış Süleymân Dede denilen zât, Ali Rıza Efendi’ye intisab ettiğinde, bir se¬ne merkebiyle dergâha gelip gider ve : "Bir senedir gelip gidiyorum hâlâ birşey bulamadım." der. Ali Rızâ Efendi bir gün ona, gözlerini kapat¬masını söyler. Süleymân Dede gözlerini kapatıp açınca, Ali Rızâ Efendi’de bir nur olduğunu görür ve dayanamaz düşüp bayılır. Ali Rızâ Efendi ona ayıldığında : “Bu muydu görmek istediğin, bir daha böyle şeyler isteme, bunlar marifet değildir.” der.  

  

Yunan Harbi zamanında Ali Rızâ Efendi’nin tekkesine Yunanlılar doluşurlar. Subaylardan birinin köpeği Ali Rıza Efendinin kabrine pisle¬mek isteyince, köpek çarpılır. Köpeğin çarpıldığını gören subaylar, kabire tekme atma teşebbüsünde bulununca, subaylar da çarpılır. Neticede ola¬yı gören Yunan askerleri korkarak tekkeyi bırakıp kaçarlar.  

Alinti
Siz bu yazıyı okuyan counter şanslı kişiden birisiniz..
1 9