Islam fıkhına göre kürtaj ve gurre



Bizleri erkek ve dişiden yaratıp ve nimetlerin en fevkinde olan İslam nimetiyle nimetlendiren ve kâinatın efendisi hazreti Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi ve sellem’in ümmetinden olma bahtiyarlığını bizlere ihsan eden Allah’ü Taala hazretlerine hamd olsun.

Evleniniz çoğalınız zira ben kıyamet gününde sizin (çokluğunuz) la övüneceğim
[1]Buyuran Efendimiz (sallallahu aleyhi ve selem) ’in , al ve eshabı’nınvede kıyamete kadar onun getirdiği dini kendi hayatlarında düstur edenlere salat ve selam olsun. Okuyucularımızdan gelen telefon neticesiyle ele alacağımız mesele, İslam âleminden de öte insanlığın gündemini defalarca meşgul etmiş olan ve bazı zamanlarda da meşgul etmeye devam eden çocuk aldırma (kürtaj) meselesi hakkında olacaktır.


Tıp dilinde rahim içinden doku almak anlamına gelen kürtaj, genel olarak istenmeyen gebeliğin sonlandırma amacıyla yapılmasının yanında biopsi veya tedavi amaçlıda uygulanmaktadır. Ancak ifade sadedinde bulunduğumuz konunun sadece çocuk aldırma uygulaması olduğundan biopsi veya tedavi amaçlı yapılan kürtaj işlemlerinden bahsetmeyeceğiz.


Altın silsilenin yazdığı kitaplar




Şah-ı Nakşibendi hz.

01.Evradı Bahaiyye

Abdullah Dihlevi hz.

01.Makamat-ı Mazhariyye. Hakikat kitabevi
02.Dürru-l mearif, hakikat kitabevi
03.İzahu’t-Tarika (Süleymaniye H.Hüsnü paşa 7421)

Halidi Bağdadi Hz. :

01.El-Akdü’l-Cevheri
02.Rabıta Risalesi, Reşahat kenarında
03.Şerh Makamatı Harir
04.Siyelkûti Haşiyesi
05.Akaid-i Adudiyye
06.Divan ( Abdulcebbar Kavakçı tarafından yazıldı. Ensar yayıncılık/KONYA)
07.Cem’u’l-Fevaid
08.Hayali Haşiyesi
09.Şerhu’r-Remli Haşiyesi
10.Risale fi’l-İbade
11.Risale fi Adabi’l-Mürid
12.Risale fi’t-Tarık ( Bulak 1262 / Şerif b. Ali tarafından Türkçeye tercüme edilmiştir)
13.Risale fi Adabı’z-Zikr ( Buğyetü’l-Vacid içinde)
14.Caliyetül -Ekdar ( hakikat kitabevi)
15.Feraidü’l-Fevaid ( Cibril hadisinin farsça şerhi)
16.Vasiyyetü’ş-Şeyh Halid ( İstanbul - 1259)
17.Yadı Merdan Mevlana Halidi Nakşibendi (Molla Abdulkerim Müderris)
18.Risâle fî Tahkîkil-İrâdetil-Cüziye (Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi-Isparta Uluborlu İlçe Halk Kütüphanesi “Arş. No: 32 Ulu 93/14)
19.Mektûbât (Kastamonu İl Halk Kütüphanesi-Arş. No: 37 Hk 517/5)

Kadı Muhammed Zahid:

01.Mesmuatu Mevlana kadı Muhammed Zahid ( Farsça 155 varak) ( hakikat kitabevinde var)
02.Silsiletü’l-Arifin ve Tezkiretü’s-Sıddıkıyn ( Esad efendi 1715)

Kasım b.Muhammed:

01.Fıkhi görüşleri üzerine Tunus’ta el-Me’hedü’l-âla li’ş-Şeria’da Enes b. Şeyh. Muhammed el-Hadi el-Allani tarafından Fıkhu’l-İmam el-Kasım b. Muhammed ve Eseruhu fi Tunus adlı çalışma yapıldı.
02.Ayrıca Ali b. Abdullah Salih Cabir tarafından Riyad’da Camiatu’l-İmam
Muhammed b. Suud el-İslamiyye’de Fıkhu’l-Kasım b. Muhammed Muvazinen bi Fıkhı eşheri’l-Müctehidin adıyla doktora tezi yaptı.

Mazharı Canı Canan:

01.Kelimatı Tayyıbe, Müridlerine yazmış olduğu mektuplardır. Farsça olup 89 mektupu içerir.
02.Halifesi olan Naimullah Behraici de onun hayatı ve görüşleri hakkında Ma’mulat’ı-Mazhariyye ve Beşerât’ı-Mazhariyye adlı kitapı yazdı.

Ubeydullah Ahrar:

01.Risale-İ Enfas’ı-Nefise ( Delhi, mücteba matbaası)
02.Risale fi’t-Tasavvuf ( Süleymaniye esad 1688)
03.Risalei Validiyye
04.Risale fi Usuli Tariki’n-Nakşibendi
05.Fıkarat ( Süleymaniye, Lala İsmail 205)

Muhammed Masum:

01.Sebü’l-Esrar fi Medarici’l_ehyar ( matbaa. Şirketi Tabiyye 1331)
02.Risale fi Usuli’t-Tariki’n-Nakşibendi ( Süleymaniye Reşit efendi 404)
03.Risaletü’l-Yevakit ( Süleymaniye Nafiz paşa 460)

Caferi sadık:

01.Mişbâhu'ş-şerî'a ve miftâhu'l-hakîka. Ca'fer es-Sâdık'in dinî ve ahlâkî muhtevalı sözlerinin 100 babda ele alındığı bu eserin çeşitli yaz¬ma nüshaları British Museum'da, Meş-hed ve Haydarâbâd Osmaniye Üniversi¬tesi kütüphanelerinde bulunmaktadır. Kitap Delhi (1856), Tebriz (1278) ve Tah-ran'da (1314) yayımlanmış, ayrıca Fars¬ça tercüme ve şerhiyle birlikte Hasan el-Mustafavî tarafından neşredilmiştir. [24]
02.Tefsîrü'l-Kurân. En es¬ki nüshası hicrî X. asra ait olan bu ese¬rin Bankipûr, Bohâr ve Aligarh kütüpha-nelerinde yazmaları mevcuttur.
03.Kitâ-bü'l-Cefr. el-Hâfiye fi'l-cefr, el-Hafi¬ye fî cilmi'l-hurûf veya el-Hâfiye ad¬larıyla da anılan eserin yazma nüshaları British Museum'da, İskenderiye el-Mek-tebetü11- belediyye. Dârü' 1- kütübi' I - Mıs-riyye (Tal'at). Süleymaniye (Cârullah) ve Köprülü kütüphanelerinde bulunmakta¬dır.
04.İhtilâcü'1-a'zâ. İnsan organla¬rındaki titremeler ve bunların sebep ol¬duğu hastalıklardan bahseden eserin yazma nüshaları Berlin Staatsbibliothek ile Gotha. Topkapı (ili. Ahmed) ve Kasta¬monu kütüphanelerinde mevcuttur.
05.Heyâkilü'n-nûr (es-Sebca). Tılsımdan bahseden bu eserin iki nüshası Bibliot-heque Nationale ve Cambridge Üniver¬sitesi Kütüphanesi'ndedir. ( İngiltere’de)
06.Esrârü'l-vahy. Hicri X ve XIII. yüzyılda istinsah edilen iki yazması Süleymaniye Kütüp-hanesi'nde (Hamidiye ve Hasan Hüsnü Paşa) bulunan küçük bir risaledir.
07.Havâşşü'l-Kur âni'l-'azîm. Hicrî IV ve XI. yüzyılda istinsah edilmiş nüshalarının bu¬lunduğu bilinen risalenin bir yazması Dâ-rü'l-kütübi'z-Zâhİriyye'dedir.
08.Kitâbü't-Tevhîd ve'l-ihlîlce. Mufaddal b. Ömer'¬den rivayet edilen bu eser Tevhîdü'l-Mufaddaî diye de anılır. Meşhed, Tebriz ve Kâzımiye kütüphanelerinde ( İran’da) çeşitli nüs¬haları bulunan eser, Kitâbü't-Tevhîd ve'l-edille ve't-tedbîr adıyla 1329'da İstanbul'da basılmış, Fahreddin et-Türkistânî tarafından 1065'te (1654) Fars¬ça'ya çevrilmiştir.
09.Risâletü'l-veşâyâ ve'l-fuşûî. Kimya ile ilgili olup Risale fî cilmi'ş-şınâa ve'1-haceri'l-mükerrem olarak da bilinir. Nuruosmaniye, Râmpûr ( Hindistan’da) ve Halep kütüphanelerinde yazma nüs¬haları bulunan risale Almanca tercüme¬siyle birlikte J. Ruska tarafından neşre¬dilmiştir. [25]
10.Duâ'ul-cevşen. Birkaç varak hacmindeki risa¬lenin hicrî XI. yüzyılda istinsah edilmiş bir nüshası Bİbliotheque Nationale'de bulunmaktadır. ( Fransa’da) Bunların dışında Menâfi'u süveri'l-Kur'ân, Kitâb fî işbâti'ş-şânic, Es'ile cani'n-nebî, Münâzaratü'ş - Sâdık fi't-tafzîi beyne Ebî Bekir ve CA1Î, el-Edci-yetü'l-üsbû'iyye, Du'â3, Kitâbü'ş-Şı-rât, Hırz, el~Hikemü'l-Cacferiyye, Ri¬sale fi'1-kimyâ3, Ta'rîfü tedbîri'1-ha-cer, el-Edille 'ale'1-halk ve't-tedbîr, Risale fî fazli'l-Hacer ve Mûsâ, İhti¬yar âtü'l-eyyam ve'ş-şühûr, Mahmû-dâtü'l-eyyam, Cedvel fî mezhebi's-si-nîn ve'ş-şühûr ve'1-eyyâm, Meîhame, el-Kur'a, Risâletü'1-fe 1, Sirâcü'z-zul-me ve es-Silkü'n-nâdir gibi eserler Ca'¬fer es-Sâdık'a nisbet edilmektedir [27].
11.Kitabı menafi’l-Kuranil’l-Azim. Edirne selimiye yazma eser kütüphanesi

HALİL-İ NURULLAH ZAĞRAVİ

01.Adâb-ı Sâlikân (Amasya Beyazıt İl Halk Kütüphanesi-Arş. No: 05 Gü 219)

İMAMI RABBANİ

01.Mektubat-ı Rabbani
02.Zübdetür-Resâilil-Fârikîye ve Umdetül-Mesâcilis-Sufîye (Milli Kütüphane-Ankara-Tokat İl Halk Kütüphanesi-Arş No: 60 Hk 126/1)
03.El-Mebde ve-l mead. ( hakikat kitabevi)
04.el-Aharu'l-Erba'a
05.el-Mearifu’l-Ledüniyye (farsça) esad efendi no:1699
06.Hatmi Hacegan (Arapça)
07.El-Mükaşefetu’l-Gaybiyyeel-Farukıyye (farsça), Esad efendi no:1688
08.Makamat’ı-Turukı Sofiyye ( Hacı Alı Saib Efendi No:34)
09.İmam al-Rabbani ( Müstakim Zade Saadettin Süleyman b. Mehmet Emin) Yazma bağışlar no:2066
10.Varıdatı Rabbani ( Farsça) Müellifi: Ğulam Ali Abdullah) Reşit Efendi 491-1
11.İmam Rabbaninin Hayatı. İbarahim Hakkı Erzurumi, (Yazma bağışlar ( 1343))

Abdulhalik Gucduvani

01.Risâle-i Şâhihiyye. Yûsuf el-Hemedânî'nin menkıbelerini anlatan ve kendi hayatına dair bilgiler veren eser Saîd-i Nefîsî tarafından yayımlanmıştır. Harîrîzâdenin Tibyân'ında da (I, vr. 379a-389b) yer alan eserin bir özetini îrec Efşâr neşretmiştir.
02.Veşdid Gucdüvânî, kısa bir âdâb risalesi mahiyetindeki bu eserini halifelerinden Hâce Evliyâ-i Kebîr için kaleme almıştır. Risalede cahil sûfflerden kaçınmak, şeriat ve sünnetten ayrılma¬mak, hâkimlerden uzak kalmak, müm¬kün mertebe evlilikten kaçınmak, han-kahta oturmamak, semâ ile fazla meş¬gul olmamak gibi öğütler verilmektedir. Buhara'ya iltica eden İranlı Şafiî âlimi Fazlullah b. Rûzbihân, Gucdüvân şehri¬nin 918de (1512) bir Safevî muhasara¬sından Gucdüvânî'nin ruhaniyeti saye¬sinde kurtulduğu inancıyla Veşdyd'sına bir şerh yazmıştır. [231]
03.Risale der vasiyet ( süleymeniye ktp. El yazma,farsça)
04.Şerhu’l-kelimati’l-kudsiye min Hazret-i Hace Abdülhalik Gucdüvani ( Süleymaniye)
05.Vasiyetname-i gucduvani ( Süleymaniye el yazısı)

Muhammed Bakibillah

01.Külliyyâtî-ı Hâce Bâkî-Billâh (India Office ILondra], Delhi, Persian 1095)
02.Melfûzât (India Office (Londral, Delhi 1058). 3. Mektûbât-ı Şerîf. Bâkî-Billâh'ın Farsça yazdığı mektupların Ur¬duca tercümesidir (Lahor 1923).
03.Mektûbât lndia Office ILondra], Delhi, Persian 1132).
04.İrfaniyyât-ı Bakı. Bâkî-Billâh'ın iki mesnevisini, kırk altı rubaisini ve "Sil¬silename" ile "Sâkînâme" adlı manzume¬lerini ihtiva eder (nşr. Seyyid Nizâmeddin Ahmed Kâzımî, Delhi 1390).
05.Mesnevi¬yi Hâce Bâki'Billâh (Lahor 1333). Bu eserinde İrfâniyyât-ı Baki'dekilerin dı¬şında kalan mesnevileri mevcuttur.
06.Ri¬sale-yi $erîfe. Abdürrahim Nakşibendî'¬nin İrşâd-ı Rahîmiyye adlı eserinin sonundadır (Delhi 1333).
07.Meşâyih-i Turuk-ı Erbe’a (nşr. Gulâm Mustafa Han, Karaçi 1389). Baki - Billâh'ın iki rubâîsini müridi İmâm-ı Rabbânî Keşfül-ğayn fi şerhi rubâiyyeteyn (Delhi 1310) adıyla şerhetmiş, Reşid Ahmed Erşed onun hak¬kında Hayât-ı Bakî (Karaçi 1969) adlı bir monografi kaleme almıştır.




MAHMUD el-UFİ(KUDDİSE SİRRUHU) ESERLERI

01. Ruhu’l Furkan Tefsiri

02. Sohbetler Kitabı

03. Risale-i Kudsiyye Tercümesi

04. Kur’an-ı Mecîd ve Tefsirli Meal-i Âlisi

05. Mahmud Efendi Hz.’lerinden Dualar

06. Kur'ân-ı Kerim'in Faziletleri ve Okuma Âdabı

07. Fatiha Tefsiri

08. Efendi Babam Buyururdu ki

09. Umre Sohbetleri

10. İrşadü’l Müridin

11. Sözler  



Alinti

36 - Mahmud Efendi Hazretleri (k.s.)



Efendi hazretlerimizin hayatı ve diğer bilgilerine sitemizdeki  alttaki linkten ulasabilirsiniz.

http://eliftenyeye.blogspot.de/2012/04/gavsul-azam-muceddid-seyh-mahmud-ofi-ks.html

35 - Ali Haydar Ahishavi (k.s.)



İstanbul-Fâtih-Çarşamba'daki İsmet Efendi Dergâhının postnişini. Nakşibendî tarikatının Hâlidî kolundan gelen silsilenin son halkalarından bir halkadır. İsmi, Ali Haydar olup, babası Molla Şerif Efendidir. Ahıskalı Ali Haydar Efendi diye meşhur olmuştur. 1870 (H.1288) senesinde Batum'un Ahıska kazasında doğmuş. 1960 (H.1380) senesinde İstanbul'da vefat etmiştir. Kabri Edirnekapı Sakızağacı kabristanındadır.  

İki yaşındayken annesini, dört yaşındayken babasını kaybeden Ali Haydar Efendi 1894 yılına kadar süren ilk tahsilini memleketinde yaptı. Fakat Şeyh Şamil’in ve beraberinde ki Kafkas Müslümanlarının Rus zulmüne karşı direnişlerinde o bölgede ki birçok müderris ve şeyh şehit olmuş, tekkeler ve medreseler boş kalmış. Bu sebeple de, ilim tahsiline devam edebilmek için Erzurum'a gelerek Bakırcı Medresesi’ne kaydoldu. Bir süre sonrada, buradan İstanbul'a gidip Fâtih Câmiinde İslamî ilimleri öğrenimine devam etti. Tahsilini tamamlayıp, Bâyezîd Dersiâmlarından Çarşambalı Hoca Ahmet Hamdi Efendi’den 1901 senesinde umumi icazetname aldı. Buradaki Medrese arkadaşlarının en meşhuru İskilipli Muhammed Atıf efendidir. Bir yandan hocasının derslerine devam ederken diğer yandan kâdı yetiştiren Medresetü’l-kudât'a giderek 1906 yılında mezûn oldu. Yapılan imtihanları kazanıp, Fâtih Câmiinde talebe okutmaya başladı. Böylece Fâtih Dersiâmları arasında yerini aldı. 1909 senesinde Fetvahanede fetva yazmakla vazifelendirildi. Daha sonra Sahn-ı Seman (Fâtih) Medreseleri fıkıh müderrisliğine tâyin edildi.  

34 - Ali Riza El-Bezzaz (k.s.)



Meşâyıhı-ı kirâmın ve silsile-i âliyyenin otuz dördüncüsüdür. Do¬ğum tarihi bilinmemektedir. Doğum yeri El-uhyu olan Ali Rıza el-Bezzâz Hazretleri, H. 1330 yılında Bandırma’da vefât etmiştir.  

  

Ali Rıza Efendi(k.s.), bezzâz(manifaturacı) ismiyle şöhret bulmuştur. Kendisi çok zengindi. İstanbul'a gidip gelen ticâret gemileri ve manifaturacı dükkânları vardı. Manifaturacılık yaparken, kumaşı met¬reyi iki taraftan tutarak ölçerdi. Ölmeden önce zenbil sırtında bütün malını mülkünü dağıtan Ali Rızâ Efendi(k.s.), Şeyhi Halîl Nurullah Efendi¬’nin 1893'te vefât etmesiyle meşihat makamında irşâd(insanlara doğru yolu gösterme) faaliyetine devâm etmiştir.  

  

Ali Rıza Efendi(k.s.)’nin yirmi sene müezzinliğini yapmış Süleymân Dede denilen zât, Ali Rıza Efendi’ye intisab ettiğinde, bir se¬ne merkebiyle dergâha gelip gider ve : "Bir senedir gelip gidiyorum hâlâ birşey bulamadım." der. Ali Rızâ Efendi bir gün ona, gözlerini kapat¬masını söyler. Süleymân Dede gözlerini kapatıp açınca, Ali Rızâ Efendi’de bir nur olduğunu görür ve dayanamaz düşüp bayılır. Ali Rızâ Efendi ona ayıldığında : “Bu muydu görmek istediğin, bir daha böyle şeyler isteme, bunlar marifet değildir.” der.  

  

Yunan Harbi zamanında Ali Rızâ Efendi’nin tekkesine Yunanlılar doluşurlar. Subaylardan birinin köpeği Ali Rıza Efendinin kabrine pisle¬mek isteyince, köpek çarpılır. Köpeğin çarpıldığını gören subaylar, kabire tekme atma teşebbüsünde bulununca, subaylar da çarpılır. Neticede ola¬yı gören Yunan askerleri korkarak tekkeyi bırakıp kaçarlar.  

Alinti