Bela ve Musibet Zamanlarda Okunacak Dualar


 
Arifan Dergisi Subat 2011
 
 

Şifa mucizesi " HACAMAT "

 

Peygamber Efendimiz (Sallallahü aleyhi ve sellem) Hadis-i Şerif'de "Mirac'dan inerken hangi Melek cemaatine rastlasam. Ey Muhammed (Sallallahü aleyhi ve sellem)! Ümmetine hacamat olmalarını emret! dediler." buyurmuştur.

Peygamber Efendimiz (Sallallahü aleyhi ve sellem) hayber'de zehirli koyun buduyla zehirlenildiği zaman, Cebrail Aleyhisselâm kendisine hemen kafasının arkasından hacamat yaptırmasını söylemiştir.

"Hacamat her hastalığa faydalıdır,uyanık olun hacamat olun."

Kafadan hacamat olmak; delilik, cüzzam, gece körlüğü, alaca, başağrısı, diş, göz, kulak gibi hastalıklara ve daha birçok hastalığa şifadır. "Kafadan hacamat olmak her hastalığın ilacıdır"Hadis-i Şerif
Hacamat 70 hastalığa şifadır. Bunlardan bazıları; Kanser, cüzzam, delilik, alaca hastalığı,kısırlık ve daha bir çok hastalık. Kanser olup ameliyat olması gereken bir kişide, hacamattan sonra kanser kütlesinin yok olduğu görülmüştür. Hacamatta kanser'den kısırlığa kadar birçok hastalığa şifa vardır.

Hacamat iki türlü amaç için olur bunlar; 1-Korunma 2-Tedavi (Tedavi amaçlı olduğu zaman,mevsim ve ayın günleri gözetilmez, ancak haftanın günleri gözetilmeye çalışılır.)

Hacamatın faydası akılla bilinebilecek bir şey değildir, nakille bilinir.

Hacamatın faydalı olduğu yaşlar, 2 yaş ile 60 yaş arasıdır.

Kadınların adet nedeniyle hacamata ihtiyacı yoktur görüşü yanlıştır. Adet şifayı gerektirmez, şifa için hacamat olmaları gerekmektedir. Efendimiz'in (Sallallahü aleyhi ve sellem) hanımları hacamat olmuşlardır. Kendilerine cin musallat olan kadınlara hacamat yapıldığı takdirde 6 ay cinler yaklaşamıyor.

Ayın 17 sinde hacamat olmanın 1 senelik şifası.

Yalnizlik Hissine Kapilanlarin Okuyacagi Dualar


 
 
Arifan Dergisi Haziran 2011
 
 
 


DÜRR-Ü MEKNÛN (Saklı inci)-İMAM-I ÂZAM EBÛ HANÎFE (Serhi)

Cübbeli Ahmet Hoca - Mucizeler- Dürrü meknun serhi


- Mucizeler
- Rasulüllah (s.a.v.)'in her yerde hazır olması
- Vahhabilere reddiye
- Dürrü Meknun ve şerhi
- Mustafa İslamoğlu'na reddiye
- Arifan dergisi Mustafa İslamoğlu'na reddiye
- 3.Muahmmed kitabında şüpheler
- Meleklerin Ebu Cehil'e kamçısı
- Rasulüllah (s.a.v.)'in Hz. Ali'nin gözlerini düzeltmesi
- Zina kitabı
- Zina cd
 
KASİDE-İ MEYMÛNE-İ MUBAREKE-DÜRR-Ü MEKNÛN (Saklı inci)-İMAM-I ÂZAM EBÛ HANÎFE
i 
 

Hazırlayan: İhramcızâde Hacı İsmail Hakkı ALTUNTAŞ

BİSMİLLÂHİRRAHMÂNİRRAHÎM

Şüphesiz hamd Allah Teâlâ içindir, O’na hamd eder, O’ndan hidayet ve bağışlanma dileriz. Nefislerimizin şerrinden, kötü amellerimizden Allah Teâlâ’ya sığınırız. Şüphesiz Allah’ın hidayet eylediğini saptıracak, O’nun saptırdığını da hidayete ulaştıracak yoktur. Allah Teâlâ’dan başka İlah olmadığına, O’nun birliğine ve ortağı olmadığına, Muhammed sallallâhü aleyhi ve sellemin O’nun kulu ve Rasulü olduğuna şehâdet ederiz.

Sözlerin en doğrusu Allah Teâlâ’nın Kitabı, yolların en hayırlısı Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellemin yoludur. O’nu sevmek ve O´nun ümmeti olduğumuzu bilmek, Allah Teâlâ’nın bizlere ihsan kıldığı en büyük nimetlerden birisidir.

“Allah Teâlâ kulların zannı üzere hareket eder” müjdesini kendisine yol edinmiş kullar, Rasûlüllah sallallâhü aleyhi ve sellemin kapısında kıtmir olmayı, cihana sultan olmaktan üstün değer tutarlar. Ashab-ı Kehf´in kapısını bekleyene yapılan ikramı görünce, O’nun kapısındaki kıtmir-i hakirin elbette kavuştuğu ihsan daha büyük olacaktır. O ihsan iki cihanın selâmetine sebep olacak büyük bir nimettir.

Ölümü Hatırlamanın Fazileti

 

Her Müslüman, Cennet ve Cehenneme inanır. Cehennemden kurtulmak, Cennete girmek isteyen akıllı kimsenin ölüme hazır beklemesi gerekir. Çünkü Peygamber efendimiz, (Akıllı kimse, kendisini hesaba çekip ölüm için hazırlanan kimsedir) buyuruyor. Bir şey için hazırlanmak, onu sık sık hatırlamakla olur. Hatırlamak ise, hatırlatıcı şeylere bakmakla, onları yapmakla mümkündür. Genel olarak bütün insanlar ölümden gafildir. Bir âyet-i kerimede, (Hesap görme zamanı yaklaşmasına rağmen, insanlar gaflet içinde, bundan yüz çeviriyorlar) buyuruluyor. (Enbiya 1)

Dünyanın faydasız zevklerine aldanan, ölümden habersiz yaşar. Yanında ölümden bahsedilince, nefret eder. Peygamber efendimiz, (Kim ölümden nefret ederse, Allah da ondan nefret eder) buyuruyor. Allahü teâlâ da, (Kendisinden kaçtığınız ölüme mutlaka yakalanacaksınız) buyuruyor. (Cuma 8)