Her kim recebde, Kur’ân’dan kolayına gelen (sûreler)le elli
(rekat nâfile) namaz kılarsa, Allâh-u Teâlâ ona çiftler ve tekler
adedince insan tüyleri ile hayvan kılları sayısınca (sevap ve) haseneler yazar.

Receb ayının başında, ortasında, sonunda ve bazı günlerinde kılınması
makbul olan birçok namaz var. Hadis-i şeriflerle sabit olduğu üzere
bu mübarek ayda kılınacak bu namazlar, mümin kullara ahiret hayatını
kurtaracak sevaplar kazandırır.
3-4-5, 13-14-15 VE 23-24-25’İNDE KILINACAK HÂCET NAMAZI
Emîrü’l-müminîn Ali ibni Ebî Tâlib (Kerremallâhu Vechehû)dan nakledilen
ve Üveys el-Karanî (Veysel Karânî)nin namazı diye bilinen bu hacet
namazını başlıkta geçen günlerin birinde kılmak isteyen kişi geceden
oruca niyet eder ve zikrolunan günlerde oruçlu olur, işraktan sonra
gusül abdesti alır, kimseyle konuşmaz. Zevalden önce (kuşluk vaktinde)
dört rekatta bir selam vererek on iki rekat kılar, ilk dört rekatta Fâtiha’dan
sonra Kur’ân-ı
Kerîm’den kolayına gelen âyet-i kerîmeleri okur, bu dört rekatı
bitirince yetmiş kere: “Gerçek varlık olan ve her şeyi açığa çıkaran
o yüce padişah Allâh-u Teâlâ’dan başka ilah yoktur. Onun benzeri
hiçbir şey yoktur. Hakkıyla işiten de gören de O’dur” zikrini söyler.
MURADI YERİNE GELİR
İkinci dört rekatın her rekatında Fâtiha’dan sonra üç kere Nasr
Sûresi’ni okur, selamdan sonra ise yetmiş kere: “En güçlü yardımcı
ve en iyi yol gösterici olan Allâh! ‘Ancak Sana kulluk ederiz ve ancak
Senden yardım dileriz’ âyet-i kerîmesinin hakkı için (duamı kabul
et)” duasını okur. Üçüncü dört rekatta ise Fâtiha’dan sonra üç
kere İhlas Sûresi’ni okur, selamdan sonra yetmiş kere Elemneşrah Sûresi’ni
okur, sonra sağ eliyle göğsünü sıvazlayarak secdeye varır ve orada
hâcetini Allâh-u Teâlâ’dan diler, hangi hâceti olursa olsun Allâh-u
Teâlâ’nın lütfu keremiyle elbette o muradı yerine getirilir. (Muhammed
ibni Hatîrüddîn, el-Cevâhiru’l-hams, sh:55-56)
RECEB-İ ŞERÎFİN YARISININ NAMAZLARI
Enes (Radıyallâhu Anh)dan merfûan rivayet edilen bir hadîs-i şerîfte
Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
“Her kim recebin yarı (on beşinci) gecesinde on dört rekat kılar;
her rekatta, bir Fâtiha, yirmi İhlâs, üçer kere de Felak ve Nâs sûrelerini
okur. Namazını bitirince bana on kere salât okur sonra da otuzar kere
tesbih, hamd, tekbir ve tehlil de bulunursa, Allâh-u Teâlâ ona, sevaplarını
yazmak, Firdevs (cennetin)de kendisi için ağaçlar dikmek üzere bin melek
yollar.
O geceye kadar yaptığı bütün günahları siler, bir dahaki seneye
kadar üzerine hiçbir günah yazmaz. Bu namazda okuduğu her harfe karşılık,
kendisine yedi yüz hasene yazar, her rukû ve secdesine karşılık
cennette ona yeşil zebercedden on kasr (köşk) bina eder.
Her rekata mukabil, cennette ona kırmızı yâkuttan on şehir verir.
Bir melek gelip, elini omuzları arasına koyarak: ‘Geçmiş günahların
muhakkak bağışlandı, ameline yeniden başla’ der.” (Cûzekānî, Süyûtî,
el-Le’âlî, 2/57) Recebin yarı (on beşinci) gecesi, bir Fâtiha,
on İhlâs ile yüz rekat kılınıp, peşine bin kere istiğfarda bulunmak,
gününde de bir Fâtiha ve bir İhlas ile elli rekat kılmak teşvik edilen
amellerdendir. (Muhammed en-Nâzilî, Hazînetü’l esrâr, sh:67)
İSTİFTAH GECESİ NAMAZI
Muhammed ibni Hatîrüddîn Hazretleri’nin nakline göre; recebin
on beşinci gecesi beş selamla on rekat kılınır, her rekatta Fâtiha’dan
sonra otuz kere İhlas Sûresi okunur, namaz bitince yüz kere: ‘Estağfirullâh’
denilerek Allâh-u Teâlâ’dan mağfiret talep edilir. (Muhammed
ibni Hatîrüddîn, el-Cevâhiru’l-hams, sh:57)
ON BEŞİNCİ GÜN NAMAZI
Muhammed ibni Hatîrüddîn Hazretleri’nin nakline göre; recebin
on beşinci günü işraktan sonra yirmi beş selamla elli rekat kılınır,
her rekatta Fâtiha’dan sonra birer kere İhlas ve Muavvizeteyn (Felak-Nas)
sûreleri okunur, daha sonra secdeye varılarak şu dua okunur:
“Ey Allâh! Yalnız Senin için namaz kıldım, ancak Sana secde
yaptım, sadece Sana iman ettim, bir tek Sana tevekkül ettim, o halde
Sen benim Senin huzurunda alçalmama, yüz üstü kapanmama, yalnız
kalmama, boyun kırmama, yalvarıp yakarmama, şaşkınlığıma, ihtiyaç
ve zaruretime acı da, dertlerimden bir çıkış ve kurtuluş bana nasip
et. Ey acıyanların en merhametlisi! Rahmetinle (duamı) kabul eyle!”
(Muhammed ibni Hatîrüddîn, el-Cevâhiru’l-hams, sh:57)
BAŞI, ORTASI VE SONUNDA KILINACAK NAMAZLAR
Selman (Radıyallâhu Anh)dan rivayete göre, receb hilali belirdiğinde,
Nebî (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) ona şöyle buyurdu:
“Ey Selman! Herhangi bir imanlı kadın veya erkek bu ayda otuz
rekat kılar; her rekatta, bir kere Fâtiha, üçer kere de İhlas ve Kâfirûn
sûrelerini okursa, mutlaka Allâh-u Teâlâ ondan günahlarını siler,
ayın tamamını oruç tutmuş gibi kendisine ecir verir, gelecek seneye
kadar (devamlı) namaz kılanlardan (sayılmış) olur.
Kendisi için her gün, Bedir şehidlerinden bir şehid ameli yükseltilir.
Her günün orucuna mukabil onun için, bir senelik ibadet yazılır. Onun
için bin derece yükseltilir.
ATEŞTEN KURTARIR
Eğer ayın tümünü tutup bu namazı da kılarsa, Allâh-u Teâlâ onu ateşten
kurtarır, cenneti kendisine vacip kılar ve Allâh-u Teâlâ’nın (manevi)
civarında (makbullerden) olur.
Cibril bana bunu bildirdi ve: ‘Yâ Muhammed! Bu (namaz) sizinle,
müşrik ve münâfıklar arasında bir alâmettir, çünkü münafıklar bunu
kılamazlar’ dedi.”
Bunun üzerine Selman (Radıyallâhu Anh) bu namazı nasıl ve ne zaman
kılacağını sorunca, Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu:
“Ey Selman! Ayın başında on rekat kılıp; her rekatta bir Fâtiha, üç
kere de İhlas ve Kâfirûn sûrelerini okursun. (Son) selamını verince,
ellerini kaldırıp: ‘Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur. O tektir,
hiçbir ortağı yoktur. Mülk O’na âittir, hamd O’na mahsustur, diriltir
ve öldürür, Kendisi ise dâima diridir, hiç ölmez.
Bütün hayırlar, O’nun (kudret) elindedir. O her şeye hakkıyla gücü
yetendir.
Ey Allâh! Senin verdiğine hiçbir engel yoktur, engellediğini de
verecek biri yoktur. Zenginlik sahibine, serveti Sana karşı yaramaz!’
dersin. Sonra ellerini yüzüne sür.
YÜZÜNÜ MESHET
Ayın ortasında da on rekat kılıp; her rekatta bir Fâtiha, üç kere
de İhlas ve Kâfirûn Sûrelerini okursun. (Son) selamı verince, ellerini
kaldırıp: ‘Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur. O tektir, hiçbir
ortağı yoktur. Mülk O’na âittir, hamd O’na mahsustur. Diriltir ve öldürür.
Kendisi ise dâima diridir, hiç ölmez. Bütün hayırlar, O’nun (kudret)
elindedir. O her şeye hakkıyla gücü yetendir. O Vâhid, Ehad, Samed,
bir ve tek ilâhtır, eş ve çocuk edinmemiştir’ deyip, sonrasında ellerinle
yüzünün üstünü meshet.
Ayın sonunda da on rekat kılıp; her rekatta bir Fâtiha, üç kere de
İhlas ve Kâfirûn sûrelerini okursun. (Son) selamı verince, ellerini
kaldırıp:
‘Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur. O tektir, hiçbir ortağı
yoktur. Mülk O’na aittir, hamd O’na mahsustur. Diriltir ve öldürür.
Kendisi ise dâima diridir, hiç ölmez. Bütün hayırlar, O’nun (kudret)
elindedir. O her şeye hakkıyla gücü yetendir.
Allâh-u Teâlâ, Efendimiz Muhammed (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)e
ve temiz Ehl-i Beyt’ine salât etsin.
SIRATTAN GEÇİŞ İZNİ
O çok yüce ve pek büyük Allâh-u Teâlâ’nın yardımı olmadan (hiçbir
şeye) güç ve kuvvet yoktur’ de ve dileğini iste, duân kabul edilir.
Allâh-u Teâlâ seninle cehennem arasına, her birinin mesafesi
gökle yer arası kadar geniş olan yetmiş hendek koyar ve her rekata
mukabil sana bir milyon rekat yazar, ayrıca sana ateşten berat ve sırattan
geçiş izni verir.”
Selman (Radıyallâhu Anh) şöyle anlattı: “Nebî (Sallâllâhu Aleyhi
ve Sellem) bu hadisi bitirince, duyduğum bu kadar fazla mükâfattan
dolayı Allâh-u Teâlâ’ya şükür için, ağlayarak secdeye kapandım.” (Abdülkādir
el-Geylânî el-Ğunye, 1/329-330; Safûrî, Nüzhetü’l-mecâlis, 1/141)
RECEB-İ ŞERÎFTE BİR NAMAZ
Enes ibni Mâlik (Radıyallâhu Anh)ın rivayet ettiği bir hadîs-i şerîfte
Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
“Her kim recebde, Kur’ân’dan kolayına gelen (sûreler)le elli (rekat
nâfile) namaz kılarsa, Allâh-u Teâlâ ona çiftler ve tekler adedince
insan tüyleri ile hayvan kılları sayısınca (sevap ve) haseneler yazar.”
(İbni Asâkir, Târîh-u Medîneti Dimeşk, no:5121, 43/291-292) İbni Abbâs
(Radıyallâhu Anhuma)nın rivayet ettiği bir hadîs-i şerîfte Rasûlüllâh
(Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
“Her kim recebden bir gün oruç tutar ve onda, ilk rekatında yüz kere
Âyete’l-Kürsî, ikinci rekatında yüz kere İhlâs-ı Şerîf okuyarak
dört rekat kılarsa, cennetteki makamını görmedikçe veya bu kendisine
gösterilmedikçe ölmez.” (Süyûtî, el-Le’âlî, 2/55; İbni Arrâk, Tenzîhü’ş-Şerî‛a,
2/89) İbni Cevzî’nin, “Mevzû’at”ını tahkik eden Nûreddin Boyacılar
hocamız, bu hadisin uydurma olmayıp, isnâdının zayıf olduğunu
açıklamıştır. Bakınız! Hadis no:1007, 2/435.
Ayet-i Kerime
Şüphesiz ki Allah ve melekleri, Peygamber’e çokça salât ederler. Ey
mü’minler! Siz de O’na salavat getirin ve tam bir teslimiyetle selâm
verin.”(Ahzâb, 56)
Hadis-i Şerif
“Allah’a sığınan kimseyi koruyup himaye ediniz. Allah için isteyene veriniz.
Size iyilik yapana siz de iyilik yapınız. Şayet verecek bir şey bulamazsanız
karşılık vermek istediğinizi göstermek üzere kendisine dua ediniz.”
(Ebû Dâvûd, Zekât 38; Nesâî, Zekât 72)