HELAK EDİLEN KAVİMLER VE HELAK SEBEPLERİ





Yüce Allah, yaratılmışların en şereflisi olan insana akıl ve irade vermiş ve bunun sonucunda ona bir takım sorumluluklar yüklemiştir Bu sorumlulukları yerine getirebilmesi için de peygamberler ve kitaplar göndermek suretiyle ona rehberlik etmiştir Kur'ân-ı Kerim, Yüce Allah tarafından Hz Muhammed (a s )’e gönderilen son ilahi kitaptır Bu Yüce Kitabın muhatabı bütün insanlar, gayesi de, onların dünya ve ahiret mutluluklarını sağlamaktır Bu gayeye ulaşabilmemiz için, Kur'ân’ı okuyup anlamamız, emir ve yasaklarına uymamız gerekmektedir
İnsanı yaratan, onu ruhen ve bedenen şekillendiren, onu yaşatan Allah'tır
Kainatı insanın emrine ve hizmetine veren Yüce Allah'ı tanımak, O'na yakınlaşmak ve O'na kulluk etmek her müslümanın en önemli görevidir İnsan, kendisine yol gösterici olarak Allah'ın insanlara Peygamberimiz (sav) aracılığıyla ulaştırdığı vahyini ve Peygamber Efendimizin sünnetini rehber edinmelidir Bitmez tükenmez bir ilim, hikmet ve saadet kaynağı olan Kur'ân; nuru ile alemleri aydınlatan, ruhlara şifa veren, insanların güçlü bir vicdana ve sağlam bir imana sahip olmasına vesile olan, akılları ve gönülleri aydınlatan yüce bir kitaptır
Bundan dolayı , kendimize yol gösterici olarak Kuran'ı rehber edinerek Yüce Allah'ın Kuran'da bizlere neler bildirdiğini, son derece titiz ve dikkatli bir biçimde incelememiz ve bunlar üzerinde düşünmemiz gerekmektedir
Nitekim Allah, Kuran'ın gönderiliş amacının insanları düşünmeye yöneltmek olduğunu bildirir:


هَـذَا بَلاَغٌ لِّلنَّاسِ وَلِيُنذَرُوا بِهِ وَلِيَعْلَمُواْ أَنَّمَا هُوَ إِلَـهٌ وَاحِدٌ وَلِيَذَّكَّرَ أُوْلُواْ الأَلْبَابِ ْ


"Bu Kur'ân; kendisiyle uyarılsınlar, Allah’ın ancak tek ilah olduğunu bilsinler ve akıl sahipleri düşünüp öğüt alsınlar diye insanlara bir bildiridir” (İbrahim ,14/52)

Kuran'ın büyük bir bölümünü oluşturan geçmiş kavimlerin haberleri de kuşkusuz üzerinde düşünülmesi gereken konulardan biridir
Bu kavimlerin çoğunluğu, kendilerine gönderilen peygamberleri yalanlamışlar ve onlara düşmanlık yapmışlardır Bu taşkınlıklarından dolayı Yüce Allah Kuran'da, bu helak olaylarının sonraki insanlara ibret olması gerektiğini bildirmektedir Mesela Allah'a isyan eden bir grup Yahudi'ye verilen ceza;

Gayri müslimlerle dost olmak

Soru:Bir diyalogcu diyor ki:”Gayri müslimlerle dost olmadan onlara İslamiyet’i nasıl anlatacağız? İlk önce onlarla samimi dost, can ciğer olmak lazım, hatta onların kiliselerine gidip, âyinlerine bile katılmak lazım.”
Kâfirlerle böyle dostluk kurmak caiz mi?

CEVAP
Caiz değildir. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:

(Müminler, kâfirleri dost edinmesinler! Onları dost edinenler, Allah’ın dostluğunu bırakmış olurlar.) [Al-i İmran 28]

(Ey iman edenler, Yahudileri de, Hıristiyanları da dost edinmeyin! Onlar, [İslam’a olan düşmanlıklarında] birbirinin dostudur. Onları dost edinen de onlardan [kâfir] olur. Allahü teâlâ, [kâfirleri dost edinip, kendine] zulmedenlere hidayet etmez.) [Maide 51]

(Zalimler, [Kâfirler, İslam’a olan düşmanlıklarında] birbirinin dostudur. Takva ehlinin dostu ise Allah’tır.) [Casiye 19]

Hadis-i şerifte de buyuruldu ki:
(Kâfir bir kavmi seven veya onlarla dostluk kuran kimse, kıyamette onlarla haşrolur.) [Taberani]

Bid’at ehli ile dostluk uygun görülmezken nerde kaldı ki gayri müslimler ile dostluk uygun görülsün.

Bid’at ehli ile görüşmeyi yasaklayan hadis-i şeriflerden bazıları şunlardır:

Esma'ul Hüsna 3. İsm-i Şerif




Hurafe inanışlar ve batıl uygulamalar



Bazı insanların kendisine uğur getirdiğine yani yardımcı olduğuna inandığı bazı hareketler nasıl olmuş ise halk tarafından benimsenmiş ve dini bir inançmış gibi algılanarak uygulanmış, sonraki nesillerde ne gördüyse onu yapmıştır. Bunların ne ayetle ne hadisle ne de sahabelerin hayatıyla alakası yoktur. İşte o batıl inançlardan tesbit ettiğimiz bazı şeyler:

  • Baykuşun ötmesi, bacaya konma ve uçmasından, tavşanın kaçmasından horozun vaktinden evvel ötmesinden, köpeğin ulumasından çeşitli manaların çıkartılması.
  • Bacanın dumanının eğri veya doğru çıkmasından, kuşa kağıt çektirmekten, fala baktırmaktan çeşitli manaların çıkartılması.
  • Evden misafir giderse, o evi 3 gün süpürmemek
  • Haftanın günlerinden bazısını uğursuz saymak
  • İki bayram arasında nikah yapmamak, (Halbuki Peygamberimiz, Hazreti Aişe ile iki bayram arasında evlenmiştir.)
  • Sıcak su içerisinden çakıl veya taş alınırsa çocuk olur inancı
  • Dörtyol kavşağında ulunursa uyuzluk gidermiş inancı
  • Falan ağaca çaput bağlanırsa dert ve tasalar gider inancı
  • Hıdrellez , Nevruz (bahar) bayramı ve Yılbaşı kutlama inancı
  • Ağaçlara çaput bağlamak, dilekte bulunmak, çocuk istemek ve fayda göreceği inancı
  • Cumartesi günü yorgan kaplanırsa, sahibinin ölüsü o yorganın üstünden kalkarmış inancı
  • İğde çekirdeklerinin kutsal bilinmesi ve ondan fayda beklenmesi inancı.
  • Çeşitli beklentilerinden dolayı duvarlara Ayakkabı ve Kelle asma inancı
  • Cenaze merasimlerinde müzikli aletler çalma ve çelenk gönderme adeti (Hıristiyanlık adetidir.)
  • Katafalk adıyla tabuta konan cenazeye önünde saygı duruşunda bulunma inancı (Hıristiyanlık adetidir.)
  • Kızın kısmeti açılsın diye, türbeleri dolaştırıp mum yaktırma inancı.
  • Yeni doğan çocukların bahtının güzel olması için çocuğu tekkeleri ve türbeleri gezdirip, tuz, şeker, helva yedirme adeti.
  • Gelin, kocasının evine girerken kapı girişinde kocasının bacakları arasından eğilerek geçmesi adeti
  • Doğan çocuğun, doğumunun 7. gününde mum yakıp, tuz ıslatıp, eşyaları süslemek, iğdeyi delip çocuğun sırtına asma adeti.
  • Salı günü yola, çıkılmaz, çamaşır yıkanmaz inancı
  • Misafir gidince veya yolculuğa çıkan olduğunda arkasından su dökme inancı
  • Sabunu elden ele vermeme inancı
  • Baba, evlada, evlat babaya selam vermezmiş inancı
  • At nalının uğurlu sayılıp, kapılara asılması inancı
  • Ölünün kırkıncı ve elli ikinci gecesinde helva dağıtılması inancı
  • Kabristanda definden sonra şeker dağıtılma inancı
  • Ay ve güneş tutulduğunda teneke çalınması inancı
  • Nişan ve düğünlerde gelinle damadın beraber, kadın erkek karışık bulunması ve oynaması
  • Kötü bir haber duyduğu veya söylediği vakit eliyle bir yere tıklama inancı
  • Kabe’den başka, falan yeri ziyaret eden, yarı hacı olur sözü
  • Mezar taşlarına resim yaptırma inancı
  • Nazar değmesin diye çocuklara mavi bocuk, göz v.b şeyler takılması inancı…


Alinti