Esma'ul Hüsna 15. İsm-i Şerif


8. Mucize: Dağ,Taş ve Cansız Bazı Varlıklarla İlgili




Bu bölümde Efendimizin (asm) dağlar ve taşlar gibi bazı cansız varlıklarla ilgili göstermiş olduğu mucizelerden bir kısmını nakledeceğiz.

Tesbih Eden Yiyecekler

Kadı İyaz, Şifâ-i Şerif isimli eserinde Buharî gibi sahih kaynaklara dayanarak naklediyor ki:

Peygamberimizin (asm) yanında ve hizmetinde bulunan Hazret-i Abdulah İbni Mes’ud der ki:

”Biz Allah Resulü’nün (asm) yanında yemek yerken, yediği yiyeceklerin tesbihlerini işitiyorduk.”[1]

Avuç İçinde Tesbih Eden Taşlar

Sahih hadis kitaplarından naklediliyor. Hazret-i Enes demiş ki: “Allah Resulü’nün (asm) yanındaydık. Avucuna küçük taşları aldı; mübarek elinde tesbih etmeye başladılar. Sonra Hazreti Ebu Bekir’in eline koydu; yine tesbih ettiler.”[2] Aynı hadise hakkıda Hazret-i Ebu Zer demiş ki: “Sonra Hazret-i Ömer’in eline koydu; yine tesbih ettiler. Sonra aldı, yere koydu, sustular. Sonra yine aldı, Hazret-i Osman’ın eline koydu; yine tesbihe başladılar.” Sonra, Hazret-i Enes ve Ebu Zer diyorlar ki: “Ellerimize koydu, sustular.”[3]

Peygamberimize (asm) Selam Veren Taşlar

EZAN VE İKAMET BAHSI



EZAN VE İKAMET
EZAN VE İKAMETTE SÜNNET OLAN ŞEYLER
EZAN OKUMANIN FAZİLETİ
Ezan; lügatta, bildirmek anlamındadır.
Allahu Teâlâ şöyle buyuruyor:
"Allah ve Rasulü tarafından bir ezandır (yâni;bir bildiridir.)
(Tevbe: 3)
Şeri manada ise ezan; belli ve kendine özgü sözlerle namazın vakitlerini bildirmektir.
Ezanın Hükmü: Şehir ve köy halkına ezan; vacib-i kifâyedir. Yâni; bir belde halkı ezanı terkederse hepsi günahkâr olur.
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
"Namaz vakti geldiği zaman biriniz sizin için ezan okusun. Ve büyüğünüz imam olsun."
(Buhari,Müslim)
‘Yolcu ve çölde olanlara ise ezan; sünnettir.
Rasulullah (s.a.s) Ebu Said el-Hudri (r.a)ye şöyle dediği rivayet edildi:
"Muhakkak senin, koyunları ve çölü sevdiğini görüyorum. Koyunların yanında ve kırda bulunup ta ezan okuduğun zaman sesini yükselt. Çünkü insan ve cin müezzin, sesini işiten herşey, kıyamet gününde ona şehadet eder."
(Buhari, Müslim)
Ezanın şekli şöyledir:
Dört defa Allahu Ekber,
İki defa Eşhedu enla ilahe illallah,
İki defa Eşhedu enne Muhammeden Rasulullah,
İki defa Hayya ales-salah,
İki defa Hayya alel-felah,
İki defa Allahu Ekber,
Bir defa Lailahe illallah.
‘Sabah namazında Hayya alel-felahtan sonra iki defa "Essalatu hayrun minen-nevm" denilir.
İkamet te, ezan gibidir. Fakat "Hayya alel felah" tan sonra iki defa "Kad kamet-is-salah" denilir.
Abdullah b. Zeyd (r.a)den şöyle dediği rivayet edilmiştir:
Rasulullah (s.a.s) insanları namaza çağırmak için çan yapılmasını emrettikten sonra rüyamda elinde çan taşıyarak dolaşan bir adam gördüm. Ve ona dedim ki:
- "Ey Allahın kulu! Bu çanı bana satar mısın?"
Bana dedi ki:
- "Bununla ne yapacaksın?"
- "Onunla insanları namaza çağıracağız." Adam:
- "Sana ondan daha hayırlı birşey öğreteyim mi?" dedi. "Evet" dedim. Adam dedi ki:
Dört defa Allahu Ekber,
İki defa Eşhedu enla ilahe illallah,
İki defa Eşhedu enne Muhammeden Rasulullah,
İki defa Hayya ales-salah,
İki defaHayya alel-felah,
İki defa Allahu Ekber,
Bir defa Lailahe illallah."
Sonra benden biraz uzaklaştı ve dedi ki: "İkamette de "Hayya alel-felah"tan sonra iki defa "Kad kamet-is-salah" dersin."
Sabah olunca Rasulullah (s.a.s)e gittim. Ona rüyamı haber verdim. Rasulullah (s.a.s) buyurdu ki:
"Gerçekten bu, hak bir rüyadır. Bilâle git. Çünkü O, senden daha güzel ve uzun seslidir. Sonra, rüyanda söyleneni ona öğret. Bilâl bununla müslümanlan namaza çağırsın. Abdullah b. Zeyd (r.a) diyor ki: Ömer b. Hattab (r.a) Bilâlin, namaz için nidasını işitince izar (belden aşağısını örten libas )ını yerden çekerek Rasulullahiri yanına geldi ve şöyle dedi:
"Yâ Rasulallah! Seni hak ile gönderen Allaha yemin ederim ki ben de onun söylediği gibi gördüm." Bunun üzerine Rasulullah (s.a.s):
"Allaha hamd olsun. İşte bu daha sağlam" buyurdu.
(Ebu Davud, İbni Mace, Ahmed,
Tirmizi, İbni Hıbban, İbni Huzeyme)
Tirmizi ve İbni Huzeyme bu hadis için sahih dediler.
Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
"Eğer sabah namazı ise "Hayya alel-felah"tan sonra iki defa "Essalatu hay run minen-nevm" sonra da iki defa "Allahu Ekber, bir defa "Lailahe illallah" dersin."
(Ebu Davud)
İbni Huzeyme bu hadis için Sahih dedi. Enes (r.a)nün şöyle dediği rivayet edildi:
"Müezzin sabah ezanında "Hayya alel-felah" dedikten sonra "Essalatu hay run minen-nevm" demesi sünnettir."
(Dare Kutni, İbni Huzeyme)
İbni Huzeyme bu hadis için sahih dedi.
Abdullah b. Zeyd (r.a)nün şöyle dediği rivayet edilmiştir:
"Rasulullah (s.a.s)in ezanı, gerek ezanda ve gerek kamette ikişer ikişer idi."
(Tirmizi, Dare Kutni)
Tirmizi, İbni Hıbban ve İbni Huzeyme bu hadis için Sahih dediler.

Cübbeli Ahmet Hoca - Âl-i İmrân: 102 Tefsiri

 


Ey İman edenler! Allah’dan sakınılması gerektiği şekilde, hakkıyla sakının” (Âl-i İmrân: 102)

Günahların küçüğünü de, büyüğünü de terk et ki, asıl takva odur. Diken dolu arazide yürüyen gibi ol ki, o her gördüğünden sakınır. Küçük bir günahı hakir tutma (küçümseme), zira dağlar küçük taşlardandır.

Takva; Mevlâ’nın seni yasak ettiği yerde görmemesi ve emrettiği yerde seni kaybetmemesidir

Bu âyet-i kerime nâzil olduğu zaman sahâbe-i kirâm, takvanın hakikatine ulaşmak maksadıyla çok ibâdet etmekten ayakları şişmiş, neredeyse alınlarının derileri soyulmuştur. Bunun üzerine: “O halde gücünüz yettiği kadar Allah’dan korkun.” (Teğabün:16) âyet-i celilesi nâzil olmuştur. Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’in birçok yerinde müttakîlerden övgüyle bahsetmiştir. Onları sevdiğini, onlarla beraber olduğunu, onların dostu olup, onların felaha ereceklerini bildirmiş, hatta: “Ancak müttakîlerin amellerini kabul edeceğini” beyan etmiştir. (Maide: 27’den)

Peki takva nedir? Müttakî kimdir?

UHUD ŞEHİTLERİ ve isimleri



                                                       

1. Vebi Seyyidinâ Hamza İbni Abdulmuttalib el-Muhâcirîyy (R.A.)
2. Vebi Seyyidinâ Ebî Eymen Mevlâ Amr el-Ensariyy (R.A.)
3. Vebi Seyyidinâ Ebî Hanne el-Ensariyy (R.A.)
4. Vebi Seyyidinâ Ebî Suryan İbni el-Haria el-Ensariyy (R.A.)
5. Vebi Seyyidinâ Ebî Hubeyre ibn-i el-Hâris el-Ensariyy (R.A.)
6. Vebi Seyyidinâ Enes ibn-i Nadr el-Ensariyy (R.A.)
7. Vebi Seyyidinâ Uyens ibn-i Katade el-Ensariyy (R.A.)
8. Vebi Seyyidinâ Evs ibn-i el-Erkam el-Ensariyy (R.A.)
9. Vebi Seyyidinâ Evs ibn-i Sabit el-Ensariyy (R.A.)
10. Vebi Seyyidinâ İyas ibn-i Evs el-Ensariyy (R.A.)
11. Vebi Seyyidinâ İyas ibn-i Adiyy el-Ensariyy (R.A.)
12. Vebi Seyyidinâ Sabit ibn-i Amr el-Ensariyy (R.A.)
13. Vebi Seyyidinâ Sabit ibn-i Vakş el-Ensariyy (R.A.)
14. Vebi Seyyidinâ Sa'lebe ibn-i Sa'd el-Ensariyy (R.A.)
15. Vebi Seyyidinâ Sakf ibn-i Ferve el-Ensariyy (R.A.)
16. Vebi Seyyidınâ El-Hâris ibn-i Encs el-Ensariyy (R.A.)
17. Vebi Seyyidinâ El-Hâris ibn-i Evs el-Ensariyy (R.A.)
18. Vebi Seyyidinâ El-Hâris ibn-i Adiyy el-Ensariyy (R.A.)
19. Vebi Seyyidinâ Hubab ibn-i Kayzıyy el-Ensariyy (R.A.)
20. Vebi Seyyidinâ Hubeyb ibn-i Yezîd el-Ensariyy (R.A.)
21. Vebi Seyyidinâ Huseyl ibn-i Cabir el-Ensarıyy (R.A.)
22. Vebi Seyyidinâ Hanzala ibn-i Amr el-Ensariyy (R.A.)
23. Vebi Seyyidinâ Harice ibn-i Zeyd el-Ensariyy (R.A.)
24. Vebi Seyyidinâ Hallâd ibn-i Amrel-Cumuh el-Ensariyy (R.A.)
25. Vebi Seyyidinâ Hayşemle ibn-i Abi Sa'd el-Ensariyy (R.A.)
26. Vebi Seyyidinâ Zekvan ibn-i abdi Gayş el-Ensariyy (R.A.)
27. Vebi Seyyidinâ Rifâa ibn-i Amr el-Ensariyy (R.A.)
28. Vebi Seyyidinâ Rifâa ibn-i Vakş el-Ensariyy (R.A.)
29. Vebi Seyyidinâ Subey' ibn-i Hâtıb el-Ensariyy (R.A.)
30. Vebi Seyyidinâ Sa'd ibn-i er-Rabi' el-Ensariyy (R.A.)
31. Vebi Seyyidinâ Said ibni Süveyd el-Ensariyy (R.A.)
32. Vebi Seyyidinâ Seleme ibn-i Sabit el-Ensariyy (R.A.)
33. Vebi Seyyidinâ Sehl ibn-i Kaya el-Ensariyy (R.A.)
34. Vebi Seyyidinâ Süleym ibn-i el-Hâris el-Ensariyy (R.A.)
35. Vebi Seyyidinâ Süleym ibn-i Amr el-Ensariyy (R.A.)
36. Vebi Seyyidinâ Şemmas ibn-i Osman el-Ensariyy (R.A.)
37. Vebi Seyyidinâ Safiyy ibn-i Kayzıyy el-Ensariyy (R.A.)
38. Vebi Seyyidinâ Damra el-Cüheyniyy el-Ensariyy (R.A.)
39. Vebi Seyyidinâ Amr ibn-i Mahlid el-Ensariyy (R.A.)
40. Vebi Seyyidinâ Ubâde ibn-i el-Hashas el-Ensariyy (R.A.)
41. Vebi Seyyidinâ Abbâd ibn-i Ubâde el-Ensariyy (R.A.)
42. Vebi Seyyidinâ Abbas ibn-i Ubâde el-Ensariyy (R.A.)
43. Vebi Seyyidinâ Abdullah ibn-i Cübeyr el-Ensariyy ' (R.A.)
44. Vebi Seyyidinâ Abdullah İbn-i Cahş el-Ensariyy (R.A.)
45. Vebi Seyyidinâ Abdullah ibn-i Selem el-Ensariyy (R.A.)
46. Vebi Seyyidinâ Abdullah ibn-i Amr Haram el-Ensariyy (R.A.)
47. Vebi Seyyidinâ Abdullah ibn-i Amr ibn-i Vehb el-Ensariyy (R.A.)
48. Vebi Seyyidinâ Ubeyd ibn-i et-Teyyihân el-Ensariyy (R.A.)
49. Vebi Seyyidinâ Ubeyd ibn-i el-Muallâ el-Ensariyy (R.A.)
50. Vebi Seyyidinâ Utbe ibn-i Rebî el-Ensariyy (R.A.)
51. Vebi Seyyidinâ Umâre ibn-i Ziyad el-Ensariyy (R.A.)
52. Vebi Seyyidinâ Amr ibn-i Iyas el-Ensariyy (R.A.)
53. Vebi Seyyidinâ Amr ibn Sabit el-Ensariyy (R.A.)
54. Vebi Seyyidinâ Amr ibn-i el Cemuh el-Ensariyy (R.A.)
55. Vebi Seyyidinâ Amr ibn-i Kays el-Ensariyy (R.A.)
56. Vebi Seyyidinâ Amr ibn-i Mutarrif el-Ensariyy (R.A.)
57. Vebi Seyyidinâ Amr ibn-i Muâz el-Ensariyy (R.A.)
58. Vebi Seyyidinâ Antere Mevlâ Süleym el-Ensariyy (R.A.)
59. Vebi Seyyidinâ Kaya ibn-i Amr el-Ensarıyy (R.A.)
60. Vebi Seyyidinâ Kays ibn-i Muhallid el-Ensariyy (R.A.)
61. Vebi Seyyidinâ Keyman ibn-i Elmaziniyyin el-Ensariyy (R.A.)
62. Vebi Seyyidinâ Mâlik ibn-i İyas el-Ensariyy (R.A.)
63. Vebi Seyyidinâ Mâlik ibn-i Sinan el-Ensariyy (R.A.)
64. Vebi Seyyidinâ Mâlik ibn-i Nümeyle el-Ensariyy (RA.)
65. Vebi Seyyidinâ Mücezzin ibn-i Ziyad el-Ensariyy (RA.)
66. Vebi Seyyidinâ Mus'ab ibn-i Umeyr el-Ensariyy (R.A.)
67. Vebi Seyyidinâ Nu'man ibn-i Mâlik el-Ensariyy (RA.)
68. Vebi Seyyidinâ Nu'man ibn-i Abdillah el-Ensariyy (RA.)
69. Vebi Seyyidinâ Nevfel ibn-i Abdillah el-Ensarıyy (R.A.)
70. Vebi Seyyidinâ Yezîd ibn-i Hâtib el-Ensariyy (R.A.)